Cümleler nasıl başlamalı bilmiyorum. Aşağıda okuyacağın yazı bir duygu depreşmesi sırasında yazıldı ve bir kenara koyuldu. Hani bazı yazıların yada bazı sözlerin olgunlaşma zamanları vardır ya, belki de bu yazı için şimdi doğru zamandır. Bizimle bu mucizeye şahit olan herkese teşekkürler!
Ağustos ayının sıcağında bir gün öncesinde geçirdiğim kolonoskopi ağrısıyla ofisteyim. Yaz günü işler azalır diye düşünürken aksine yine bir sürü koşturma içindeyim. Tatilden geleli henüz 1 hafta olmuş ama içim denizi özlüyor. Bir telefon kapanıp biri açılıyor, önümdeki bilgisayar ekranında devamlı değişen görüntüler ve baş ağrısı ile birlikte çalışıyorum. Arada annem, Genco ve İnanç arıyor nasıl olduğumu soruyor. İyiyim allahtan ve konuşup kapatıyorum.
Sonra telefon çalıyor karşımdaki hayatımın Evreni! “Akşama bir doktora gitmemiz gerekiyor” diyor. Korkuyorum! Sesinde bir farklılık seziyorum ama anlamıyorum. Ne olduğunu soruyorum, hafif bir sesle “Belki bir bebeğimiz olabilir” diyor. O sırada kendi yüzümü görmeyi çok ama çok isterdim. Hemen doktorla görüşüyor ve akşam 19:00’a randevu alıp bana haber veriyor. Mesaimin ondan sonraki kısmında nasıl çalıştığımı bilmiyorum. İnsan hayatında kendine hep bir hedef koyuyor. Büyümek, adam gibi adam olabilmek, statü sahibi olabilmek, tutunabilmek, kalbini temiz tutabilmek ve daha bir çok şey! İşte benim hedeflerimden en önemli olanı ise iyi bir eş ve baba olmaktı. Eş olabildim mi onu Evrenime sormak lazım ama baba olabilmeyi doktorun teşhisi sonrasında öğrenecektim.
İş çıkışı koşturarak eve gittim. Evrenim hazırlanıyordu. Birbirimize baktık gülümsedik, ikimizde kocaman çocuklardık aslında ve ne olacağımızı bile bilmiyorduk. Üstler giyinildi, taksiye binildi. O nefret duyulan İstanbul trafiğinde kuş misali kısa sürede Nişantaşına ulaşıldı. İkimizinde ağzından çok kelime dökülemiyordu. ikimiz de şaşkındık!
Sıranın gelmesini beklerken kafamda tek bir soru vardı. Acaba gerçek mi? bu yaşanılanlar gerçek mi?
Belki bu satırlar sana klişe gelebilir ama benim için ne kadar değerli olduğunu anlatmak için doğru cümleleri şu an seçemiyorum. Sıra bize geldiğinde dizlerimin bağı çözülmedi ama bu çiftin içinden doğacak üçüncü bir kalp atımını duymayı o an herşeyden çok istiyordum.
Doktor Evrenim doktor olduğundan kendisinin okuldan hocasıydı. Benim için ise dünyanın en güzel insanıydı. Kısa bir konuşma ve belirtilerin dinlenmesi sonrasında “Haydi” dedi. “Haydi gelin bir bakalım neler oluyor içeride!”
Dünyanın en güzel kadını Ultrasonografi odasına girdi ve masaya uzandı. Jeller, makinenin hazırlanması vs. derken işte zaman gelmişti.
Ve işte o an!
Dünyadaki tüm dinlerin, tüm inançların ve varoluşun kaynağı oradaydı. Orada bir toplu iğne başı kadarlık dev cüssesi ve ruhuyla oradaydı. O an duyduğum hissi, duyguları anlatmam mümkün değil!
Siyah beyaz bir kağıda basılı ilk fotoğrafını uzattı doktorumuz, “Al bakalım baba” dedi. 2013 Nisan ayında kucağımıza alacağımız o mucizenin ilk sıcaklığını o an hissettim, hissettik, hissetmeye devam ediyoruz. Doktor ile vedalaşıp muaynane kapısından çıktığımızda ikimizde sadece belli belirsiz gülümsüyorduk. Evrenim sessizdi, konuşmuyordu. Apartmandan çıkıp nişantaşı’nın kalabalığına karıştığımızda bir an yüzüne baktım. Sadece önüne bakarak gülümsüyordu. O an aklından geçenlerin yüzüne yansığını gördüm. O gülümseme bir an azalmasın diye dünyalarla savaşabilecek ben o an tüm Nişantaşı kalabalığını öpücük yağmuruna tutabilirdim. Sustum!
İşte o günden bugüne kadar tam 6 ay geçti. Mucizemizin bir erkek olduğunu öğrendik. Sağlıklı sıhhatli olduktan sonra cinsiyeti önemli değil dedik. Zaten başka ne denilebilir ki! Dört yıldır devam eden bu aşkın meyvesini aldığımızı bilmek bile bizim için yeterliydi. Şimdi mucizemiz Evrenimin göbişinde büyüyor, her akşam elimi koyduğumda bana bi beşlik çakıyor (tekme atıyorda olabilir)
Büyürken bizi de büyütüyor, olgunlaştırıyor. Bakalım daha neler öğretecek, neler gösterecek.
Bu yazıyı başında sonuna eksiksiz okuduysan gözlerini benim için 1 dakikalığına kapat. Mucizemizin gülümsemesini göreceksin. O seni de mutlu edecek.
Paylaşmak istedim. Görüşürüz…